5 ) Fikrimin İnce Gülü (Sarı Mercedes) - 1992

Posted by her boku bilen adam | Posted in , , | Posted on 03:22


Fikrimin İnce Gülü
ya da bilinen bir başka adıyla Sarı Mercedes,Türkiye'de değeri yeterince bilinmeyen Tunç Okan'ın çektiği üç filmin sonuncusu.
Adalet Ağaoğlu'nun aynı adlı romanından uyarlanan film,ki romanı okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum,aslında 1987 yılında yapımına başlanmış;ancak olanaksızlıklar nedeniyle 1992'de tamamlanmış.Ben de biraz da olsa hile yapıp filmi 90'lar filmleri arasında değerlendirmek istedim.Aslında film benim için 90'lar filmleri içinde ilk ikide yer alacak değerdedir,ancak 87'de çekilmeye başladığı için 90'ların en iyi filmi demek pek de içime sinmedi.

Türk Edebiyatı'nın yaşayan efsanelerinden Adalet Ağaoğlu'nun Fikrimin İnce Gülü romanı bana göre gelmiş geçmiş en güzel yol hikayelerinden biridir.Almanya'da işçi olarak çalışan Bayram'ın sarı mercedesi ile köyüne yaptığı yolculuğun anlatıldığı kitap,Kenan Evren Paşa ihtilali sırasında toplatılan eserlerdendir malesef.
Bu harika yol hikayesinin aslında oldukça zor yapısını,filmine başarıyla oturtan Tunç Okan,Türkiye'de yine malesef yasaklanan Otobüs ve Cumartesi Cumartesi'den sonra Sarı Mercedes'i çekerek kısa filmografisi ile Türk sinemasının en önemli yönetmenlerden biri haline gelmiştir.

Ortaya çıkan bu mükemmel filmde,Anayurt Oteli'ndeki Zebercet rolü ile simgeleşen usta oyuncu Macit Koper'in mükemmel senaryo çalışmasını da göz ardı etmemek lazım.Zira bana göre bir romanı senaryolaştırmak,özgün bir senaryo yazmaktan çok daha zor bir iştir.

Balkız ve Bayram

Film,Almanya'da çöpçü olarak çalışan Bayram'ın,iş çıkışına gelen etine dolgun Türk kızının Bayram'a "aldın mı sonunda" demesiyle açılır.Bayram'ın aldığı ise,cevap bile vermeden gururla işaret ettiği Mercedes marka bir otomobildir.Hayali olan arabaya sarı renginden dolayı "Balkız" adını veren Bayram,daha ilk günden Balkız'ın sayesinde balık etli ablayı tenha bir araziye götürür.Kıza,yeni aldığı arabası ile ertesi gün Türkiye'ye götürme sözü verir.Ama sonra Bayram'ın sesinden "ne yani bi kere verdi diye o kadar eşyayı bi de onun koca götünü mü taşıyacağız" cümlesini duyarız.


Bayram'ın burda kızın koca götünden çok Balkız'ın rahatını düşündüğünü anlarız.Zira kız arabaya ilk bindiğinde "daha bir kılıf bile alamadık,sen de böyle oturursan" diyerek sitem eder.
Yeni aldığı ayakkabısına basılan çocuk gibidir Bayram.Kızı eşyaları ile şehrin göbeğinde geride bırakıp Türkiye'ye doğru yola koyulur.
Bu yolculuğa sevgilisi ile çıkmış gibidir.Arabaya,uzun zaman sonra vuslata erdiği sevdiği gibi hitap eder.Daha ilk yola çıkıştan itibaren Bayram için ben yoktur,biz vardır.Edirne'ye girdiklerinde park ettiği arabasına hafifçe yanaşan bir adamla kavgaya tutuşur."Kadının yanında düzgün konuş,nikahlı karım bu benim" diyen adama "Bu araba da benim nikahlım sayılır" diyecek kadar dişi figürü olarak görür Balkız'ını.

Yol ilerledikçe şimdilerde Lost dizisi ile aşina olduğumuz ama o dönem Türk Sineması'nın pek de alışık olmadığı "flashback" tekniğini kullanır Tunç Okan.Bu geriye dönüşlerle anlarız ki Bayram daha çocukken aşık olmuştur bal rengi arabaya.Köylerine gelen ve krallar gibi karşılanan bir "alamancının" hem arabasına hem de gördüğü muameleye vurulmuştur daha o zaman.Öksüz olan ve amcasıyla yaşayan,hayatı boyunca adam yerine konmayan Bayram için artık tek amaç o renkte bir arabaya sahip olmak ve köyüne öyle bir giriş yapmaktır.Sırf bu yüzden yakın arkadaşı İbrahim'in evraklarını kendi evrakları gibi göstererek Almanya'ya gider.


Otobüs'ten Mercedes'e

Fikrimin İnce Gülü,Bayram rolündeki İlyas Salman'ın oyunculuk adına ders verdiği bir film.Kariyerinin en başarılı işine imza atıyor kendisi.Bayram'ın Balkız'a olan saplantısını yol boyunca yaşadığı kabuk değişimini birebir yansıtıyor izleyiciye.
Tunç Okan,Otobüs filminde Avrupa'ya giden Türk işçileri bir kozanın içine,otobüse hapsetmişti anlattığı öyküde.Köylerinden çıkıp gittikleri bambaşka bir ülkenin,dillerini dilmedikleri bambaşka insanlarla dolu şehrinde,bir otobüse hapsolan bir grup insanın öyküsüydü bu.
Okan,Fikrimin İnce Gülü'nde ise otobüs kozasındaki bu adamların kelebeğe dönüşmeye çalışan halini,Bayram'ı anlatıyor bizlere.Kelebeğin ömrü misali kısa süreliğine de olsa Bayram,Bayram Bey olmak istiyor.Bunu da ancak Balkız'ı ile başarabileceğine inanıyor.Sarı renkli bu Mercedes onun için Balkız'a;desenli kanatlara dönüşüyor.Daha doğrusu Bayram,dışardan öyle göründüğünü sanıyor. Gümrük memurunu oynayan Serra Yılmaz'ın ağzından dökülen "şu sidik renkli arabadaki herif" lafından anlaşıldığı üzere de Sarı mercedesin desenleri Bayram'ın kanatları gibi durmuyor pek.


Köye Dönüş

Bayram'ın suç üzerine kurulu hayatının merkezidir aslında gitmek istediği köyü.Sırf adam yerine konmak için kaçıp gittiği ama;ardında kandırılmış insanları bıraktığı köyü,onun yalanlarının bilindiği kaynağın ta kendisidir.Ama Bayram,sarı mercedesi ile bu kaynağa ilerlerken,sanki görünmez olacakmışçasına ya da arabası onun tüm günahlarını kamufle ediyormuş gibi yol alır.Ama yol aldıkça yalanlarıyla yüzleşmek zorunda kalır.O yalanlarıyla yüzleşip gerçeğin acı tadına,günahlarının yüzüne çarpmasına maruz kaldıkça,iç dünyasında yaptığı bu yolculuk Bayram'ın dış dünyası haline gelen Balkız'ı da vurmaya başlar.Köye yaklaştıkça hem Bayram hem de Balkız giderek sona doğru yaklaşırlar.Bayram'ın arabası külüstür hale geldiğinde bile " Amma sağlam arabaymış başkası olsa yürüyemezdi bile" diyişi de bir bakıma kendi vicdan azabına rağmen ayakta kalışına bir övgüdür.

Fikrimini İnce Gülü,İlyas Salman'ın Bayram'a hayat veren muhteşem oyunculuğu,Macit Koper'in senaryo nasıl yazılır diye ders verdiği müthiş senaryosu ve sadece üç film çekerek Türk izleyicisinin damağında tarif edilemez bir tat bırakan Tunç Okan'ın muazzam yönetmenliği ile Türk Sineması'nın yüzaklarından biri.Naçizane tavsiyem önce Adalet Ağaoğlu'nun kitabını okuyup,akabinde filmi izlemenizdir.

Son olarak yutubta buldugum,iki sahneyi paylaşmak istiyorum.

Bok Ettin Bayan




Gaz Ver Ağbi Devam Et
*Bu değnekçi rolündeki ağbiyi bulana veya getirene yüz bin lira veriyorum.

Comments (10)

bu arada şu ziyaret göstergesi tamamen yanıltıcı zira günde 78 defa kapatıp açıyorum can sıkıntısından..

ama sonuçta ben de ziyaret ediyorum. saçma bir yorum olmuş. anlatmak istediğimi her zaman anlıyorsun neyse ki :m hahah çalışmaktan bunlar hep.

babamın favori filmlerinden:)bu filmin her sahnesi ayrı lezzette kesinlikle.

"Tunç Okan,Otobüs filminde Avrupa'ya giden Türk işçileri bir kozanın içine,otobüse hapsetmişti anlattığı öyküde.Fikrimin İnce Gülü'nde ise otobüs kozasındaki bu adamların kelebeğe dönüşmeye çalışan halini,Bayram'ı anlatıyor bizlere."

Tunç Okan'ın tüm filmlerini izledim. Otobüs de çok etkileyiciydi ancak bu film gerçekten sinemamızın en önemli filmlerinden biri. Üstte alıntıladığım yorumun ustaca ve daha önce bu fimler hakkında okumadığım kadar güzel bir yaklaşım...

bravo!

fly'im merak etme,anlarım ben seni,her halini :)

esra sultan,babanın kıymetini bil,kaliteli adam senin baban.

popüler yorum,vallahi artık yazıları yazdıktan sonra popüler yorum ne diyecek acaba diye beklerken buluyorum kendimi.çok sağol yine.
bu arada Bayram'ın arabasındaki oyuncak köpek de Bolt'un aynısı.yazıya koyduğum fotolarda da gözüküyor.

Son olarak da Tunç Okan 2010'da "Umut Üzümleri" ile geri dönüyor.Fakir Baykurt'tan uyarlama bir film.

bolt detayını atlamışım, sen söyleyince bir kez daha baktım:)
ayrıca ne görüyorsam, okuyorsam onu yazıyorum. mesela hakikatten Atilla Dorsay falan görse bugünkü bahsettiğim yorumunu, nasıl böyle bir ufuk açamadım ben bu fimleri yazarken der... kesin...

ilaveten, sıralamanı da merak ediyorum takipteyim:)

Umut Üzümleri'ni de ilk senden duydum, şimdi hemen gidip bi araştırma yapıcam, sağolasın...

filmi detaylı olarak irdelemen güzel olmuş. ben de gidip te stuttgardlarda sarı mercedesi bulmuştum.

http://durmuscetinakman.blogspot.com/2008/08/alana-da-satana-da-helal-olsun.html

çekiyordur herhalde türk kanı dchetin.
yıldızına bakarken için gitmiştir kesin.
şiir gibi oldu :)

mühendis olunca da
ilgilenebiliyor insan,
her boku bilen adam,
sarısıdır beni benden alan,
yıldızına yetmiyor param.

allah iyiliğini versin dchetin :)