İsil İsil

Posted by her boku bilen adam | Posted in , , | Posted on 02:50

İsildemek diye bir kelime çıktı belki duymuşsunuzdur. Ben de bihaberdim bu kelimeden de yakın bir arkadaşım sayesinde öğrendim. Kendisi nerden duyduysa duymuş ve gündelik hayatta kullanıp duruyordu biz konuşurken.


İsildemek şu oluyor özetle : Başkası adına utanmak. 

Hani televizyonda özellikle sabah programlarında bazı insanlar görürsünüz, Müge Anlı'da, Yalçın Çakır'da falan. Bildiğin rezilliktir siz izlerken yüzünüz kızarır da onlar gayet rahattır. İşte isildemek o imiş. 

Benim hayatımda en isildediğim anlardan birini anlatayım size. 

Liseden mezun olmuş kapağı atmışım bir üniversiteye. Daha lisede dünyayı kurtaran adamken üniversite kimbilir nasıldır diyorum o zamanlar. Bizim lise biraz fazla ütopikti Türkiye için. Fazla özgürdük, fazla düşünebiliyorduk, fazla "kendimiz" olma şansı veriyordu bize hocalarımız. Sağ olsunlar. 

Üniversite ise hele ki öyle bir liseden sonra hayal kırıklığının da ötesi oldu benim için. Kimsenin dünyadan haberi yoktu. Erkekler kumar oynamaya, kızlar makyaj muhabbetine geliyordu sanki sadece. Hocalar desen bildiğin memurdu hepsi. 

Bir gün okula ünlü bir tiyatrocu gelecekti bir oyun için. Doluştuk okulun tiyatro salonuna.  Kapıdan girecekken başörtülü bir öğrencinin kafasına elini attı okulun görevlisi ve başladı bağırmaya "Sen ne yapıyorsun bu halde nasıl giriyorsun salona" diye. 

Dondum kaldım ki gündelik hayatta tahmin edebileceğiniz üzere çok susan bir adam değilim ama resmen kitlendim. Kız utandı. "Ya çok özür dilerim unutmuşum" gibisinden bir şeyler söyledi. Gitti kafasındaki örtüyü çıkarıp perukla geri geldi. İsildemek kelimesinin tam karşılığı idi o an yaşadığım.

Ben çıktım salondan. İzlemedim de oyunu. Sonra da okuldan uzaklaşma sürecim başladı zaten. 

Kısa keseyim hadi. 

Bak türbanlı kardeşim. Düşünsene senin tercih ettiğin kıyafetin yüzünden seni insan yerine koymuyorlardı. Sana eğitim hakkını vermiyorlardı. Sen kadındın ve onlar nasıl isterse öyle giyinmeliydin. 

Şimdi ne oldu peki? 

Artık eğitim hakkın var değil mi? Ne güzel. 

Peki ya sen özgür müsün şimdi? 

Futbol maçlarında erkekler küfür ediyor diye "Seyircisiz" maçlara gitme hakkın var. 

Devlet kocana diyor ki "Hanımlarınızdan 3 çocuk yapın" 

Başbakan sana diyor ki "Hamile kaldıysan doğuracaksın". 

Sağlık Bakanı diyor ki "Tecavüze uğrasan bile doğuracaksın, sen bakamıyorsan biz bakarız" 

İnsan Hakları Komisyonu Başkanı diyor ki : Sonuçta kadın da insandır. 




Yüzyılın Tespiti - Kadın da İnsandır | Alkışlarla Yaşıyorum


Şimdi daha fazla bağırman gerekmiyor mu? 

Asıl şimdi özgürlüğün için savaşman gerekmiyor mu? 

Devlet mi söyleyecek sana kaç çocuk yapacağını, hangi adamla evleneceğini, çocuğunu nasıl doğuracağını, tecavüze uğrarsan ne yapman gerektiğini? 

Devlet senin inancından dolayı kıyafetini özgür bırakma hakkı verdi diye beynini kontrol altına mı alacak?

En çok senin konuşman gerekmiyor mu? 

Senin ses çıkarman çok önemli niye biliyor musun? 

Daha dün kürtaj, tecavüz, sezaryen üzerinden siyaset yapanlara sallayan, kadın vücudu üzerinden prim yapmaya çalışanlara tepki veren "çağdaş, hümanist, özgürlükçü" kardeşlerin bu akşam 20 tane genç kızı "Nasıl Miss turkey bunlar memeleri yok, sunta gibi, götüme benziyorlar" diye yerin dibine soktu. 

Sen bari tutarlı ol be bacım. 

Bunları yazan adam öyle dindar bir adam değil. Hatta başörtüsünü çok da mantıklı bulan bir adam da değilim ben. Ama senin tercihin senin seçimin. Bana ne ki. Ben kim oluyorum da senin inandığına karışıyorum. Ben kim oluyorum da senin haklarına karışıyorum. 

Peki devlet kim oluyor da senin yatak odana bile karışabiliyor? Sen şimdi susarsan o iki yüzlülerden ne farkın kalacak? Yoksa "Başörtümü rahatça takıyorum gerisi de umrumda değil" mi diyeceksin? 

Kafandan çıkarıp vicdanına mı taktın yoksa o peruğu artık? 

Comments (37)

Bir kaç gündür bu konu ile ilgili herkes bir şeyler söyledi ama çok samimi olarak söyleyebilirim ki şu ana kadar okuduğum en gerçekçi, en iyi yazı buydu! Çok doğru bir yerden bakmışsınız duruma. Tebrik ediyorum.

doğru diyorsun devlet düzeni sağlar özel hayata müdahale etmemeli. kimseyle kürtajın günahını sevabını tartışacak değilim ama birşeyleri yasaklayarak insanları durdurmanın mümkün olmadığını anlamalılar artık.

türban yasağı, sigara yasağı, kürtaj yasağı... olay çok çirkinleşiyor gittikçe... evet evet sigara yasağı da bence bunlardan farksız. Sen toplumun düzelmesini istiyorsan birşeyleri yasaklayarak değil, toplumu bilinçlendirerek yaparsın ancak bunu. Türbanı yasakla, kızlar okulun arka duvarlarından atlar girer. Sigarayı yasakla işletmelerin hepsi bu yasağı deler. Şimdi kürtajı yasakladılar ya hani millet yaptırmayacak değil mi? Çok afedersin de BOK! Önceden nasıl oluyorsa bu işler aynen öyle olacak. Kaçak kürtaj merkezleri, evlerinde ağrısız acısız susuz sabunsuz kürtaj yapan emekli ebeler. Seyret curcunayı...

Ayrıca belirtmeliyim ki gerçekten harika bir yazı olmuş...

uçkurlarının izinde siyasetini ve ibadetini yapanlara kimsenin sesi çıkmazsa, her hareketlerine "ama"lar türetilirse varacağımız nokta ne yazık ki bu olacak.

bloguma birşey yazıyorum, sonra buraya bakıyorum ve benzer şeyler görüyorum.
i hate you hbba!:)

Senin gibi düşünen, senin gibi yazan adamları nasıl çoğaltabiliriz ki? Öyle çok lazım ki mitoz, mayoz bir yol bulmak şart. Duyarlılığın ve emeğin için teşekkürler.

Bu yorum yazar tarafından silindi.

Kusura bakma HBBA maalesef hayal peşinde koşuyorsun isyan etmesini beklediğin kitle bu iktidara gıkını bile çıkartamaz.Zira onların istedikleri kendilerine göre bir özgürlüktü okullarda türban takabilsinler gerisi fasa fiso nihayetinde istediklerini aldılar bundan sonrası onları alakadar etmiyor başbakanın ya da yetkililerin benzer açıklamaları zerrece ırgalamaz başörtülü kitleyi çünkü onlarda aynı paralelde düşünüyorlar.

Çok güzel demişsin ama şöyle temel bir çelişki var yazında ki sen de farkındasın da farkında olmazdan geliyorsun gibime geldi...
Şöyle ki; senin tepki beklediğin kadınlar zaten baş örtüsünü erkek egemen bir dinin buyruğu neticesinde takıyorlar. Onların büyük bir kısmı, o baş örtüsünü kocası, babası, abisi istedi diye takıyor; kendi istediği için değil. Dolayısıyla onların türbanı takmasına da, türbanla bir yere girip girmemesine de karar veren ataerkil kurumlar/kişiler. Yani çözümü yanlış yerde aradığını düşünüyorum.

erkek güzellik yarışması olsa 1.6o boyunda adam çıksa bu ne götüme benziyor derim mesela, bir kadında güzellik kriterim memeyse, memesi yok deyip güzel değil derim. sen benim öznel yorumlarıma karışıp sırf farklı bir şeyler söylemek adına insanlara " 'sözde' hümanist, çagdaş, özgürlükçü" yapıştırdığın için senaryo güzel ama finalde batıyor sevgili kardeşim.

YUkarıdaki Cemo nick.li vatandaşın benim adıma konuşması ne kadar manasız..kimseyi genelleyemediğimiz gibi başörtülüleri -ki ben de bu güruha dahilim- de "Cemo gibi en azından" genelleyemeyiz. Benim gibi hükümetin kürtaj vb. fikirlerine alenen karşı çıkan da çok başörtülü var. Kaldı ki HBBA nın dediği gibi rahat rahat olduğum gibi de kabul görmüyorum. Hala başörtümle çalışamıyorum. Uni.öğrencileri okula girebiliyorlar, o müstesna. Ama bitirdikleri anda o şekilde çalışamayacakları gerçeği ile yüzleşecekler. Yani aslında AKP hükümeti maalesef kendisine oy veren kesimi de tatmin etmedi. Hatta bu sıra eceli gelen köpek gibi davranıyor zannımca..Zaman gösterecek herşeyi. Herkesin olduğu gibi kabul gördüğü günleri memleketimde de görmek dileğiyle..Londra'da ettiğim kadar İstanbul'da da rahat etsem keşke..
Sevgiler..

Rukimuki

William of Baskerville,

Ya haklısın bir bakıma, belki ben çok takılıyorum bazı şeylere ama; öyle yorumlar vardı ki kızlar hakkında, adam 1 saat önce "kadın bedeni" falan diye konuşmuş bir saat sonra kızlara söylemediği laf kalmamış.

Yoksa zaten söylüyoruz hepimiz bir şeyler. Dört dörtlük değiliz malesef.

Kürtaja ben de karşıyım, cinayet olduğunu düşünüyorum, günahtır bence de ama yarın başımıza ne geleceğini bilmiyoruz, Allah korusun bir gün mecbur kalabiliriz, o zaman da eğer inançlıysam bedelini ahirette ödemek pahasına bu dünyada yasal hakkımı kullanmak isterim, inançlı değilsem ahireti zaten düşünmem ve bakamayacağım çocuğu aldırırım. Devletin bu hakkı elimden almaya hakkı yok. Açıkcası başbakan kürtaj cinayettir dediğinde, doğru dedim, adam haklı dedim, kürtaj uluderedir diyince, aha işler karıştı yine nasıl bir alaka kurulacak acaba dedim, en son sağlık bakanı tecavüze uğrayan doğursun biz bakarız diyince e yuh artık iyice gemi azıya aldı bunlar dedim. işin suyu çıktı yani,hele en sonuncusu tüylerimi ürpertti, vicdanımı sızlattı. Tesettürlüyüm ve de kürtaj yasağına, en az türban yasağına karşı olduğum kadar karşıyım. Laikim, özgürlükçüyüm vs deyip de sadece kendi özgürlüğünün peşinde olan, ağzından Allah lafı çıkan herkesi düşman gören, kendisi istediğini giyerken veya istemiyosa giymezken, sırf inancı için şu dünyanın her türlü baskısına, zorbalığına rağmen dinini yaşamaya çalışan kadınların başındaki örtü çıksın diye elinden geleni ardına koymayan kadınlardan bir farkımız olsun ve vicdanı olan herkes bu yasağa karşı çıksın istiyorum.
bu yasaklanırsa, yarın öbür gün daha başka şeyler de yasaklanır, insanların özel hayatları, kılık kıyafet özgürlükleri, cinsel tercihleri, bu hayatı nasıl yaşadıkları kimseyi ilgilendirmemeli, milletin en özeline müdahale etme hakkını kendinde görenlere de dur demeyi bilmeli.

buarada bazı arkadaşların genellemeleri hala devam ediyor malesef. "sen bari tutarlı ol" derken kastettiğin güruh, bu güruh olmalı. yorulmadınız önyargılarınızı taşımaktan. sadece azıcık yıkın artık önyargılarınızı diye söylemek istiyorum, benim annem başta olmak üzere halam, kuzenlerim vs hep açık, hatta ben örtünmeye karar verdiğimde erkek kardeşim,babam pek de sıcak bakmadılar ama benim kararımdı sonuçta, bir yerden sonra saygı duymaktan başka çareleri kalmadı. yani beyin bir tek sizde yok güzel kardeşlerim, dilinize dolamışsınız bir "baba zoruyla taktılar o örtüyü" türküsünü, başka bir şey bildiğiniz yok kusura bakmayın ama. size göre ya baba zoruyladır ya da beynim yıkanmıştır zaten başka bir ihtimal yok, sizin inandığınız gibi yaşamıyorsam mutlaka bir sorun vardır zaten.. :) neyse kimseyi kırmak, kimseyle tartışmak değil niyetim, sadece lütfen artık şu kalıpların dışına çıkın, önyargılardan sıyrılın, yok illa karşı çıkacaksanız da daha yaratıcı cümleler bulun kendinize.

Bu yorum yazar tarafından silindi.

Sanırım sorun toptancı bakış açımızda. Nasıl başı açık kadınların bazıları, örtülülere demokratik hakları konusunda destek olmuş, bazıları da tepki vermiş hatta daha ileri giderek saldırmış ise bu konuda da örtülüleri tek bir blok olarak görme bulma imkanımız yok. Onların da içlerinde azımsanmayacak kadar bu konuya tepki verenler var. Sessizce tepki veren de var, içine atan da. Tam tersine erkeklerle hemfikir olup, daha ileri giderek kürtajı savunanlara hakaret eden de. Şunu söylemek mümkün özgürlüğü savunanlar örtülü açık birbirlerinin gönüldaşları, aksini iddia edenler de birbirinin kardeşleri. Tıpkı ırkçıların ırkı ne olursa olsun, birbirlerine düşmanlık yaparken bile kardeş oldukları gibi...

Sevgili HBBA :)

Değerlerine sıkı sıkıya bağlı,gerçekten zihni açık dindar biriyle sohbet ettim geçenlerde.Gerek devlet büyükleri, gerekse onların sayesinde dinden imandan çıkmış, vampirleşmiş dindarlar(!) üzerine serzenişte bulunduk.Aklı başında hiç bir insan başörtülü ya da başörtüsüz herhangi bir zulme, herhangi bir sebepten göz yumamaz,yummuyor da benim gördüğüm.O yüzden aslında seslenmek istediğinin sırf aynı görüşten olduğu için destekleyenlerle, sırf muhalefet olmak için karşı duran zihinlere olduğunu düşünüyorum.

Sağlık bakanı ¨tecavüz edilen doğursun, bakarız icabında¨ lafınının savunmasını bugün taha akyol'a yapmış: ¨tecavüz edilen kadın kirlenmiş bir kadın asla değildir. kadına bir zulüm yapılmıştır, mağdurdur, mazlumdur herşeyden önemlisi de kendisi masum bir insandır, tertemizdir. Saygı ve şefkat gösterilmelidir. Onun çocuğu da kirlenmemiştir, temizdir¨ dedi. O yüzden yazık ona yani... Ne dersiniz eğitim hakkını ele geçiren örtülü hanımlar eğitimlerinden sonra bu garip açıklamanın elle tutulur bir yanının olamayacağının farkına varabilmişler midir? keşke ben de her boku bilseydim.

Eren

eskiden de vardi bunlar. hala var. ta caglar evvelinden, yuzuklerin efendisinden beri var bu. cocuguna isildur der mi yoksa insan.

Gayet güzel bir yazı, her boku hep hükümetler bilecek değil ya hem genelleme yaptığın grubun yüzdesi de bu ülkede çok yüksek.İstisnalar kaideyi bozmaz diye benim yaş grubumun çok kullandığı bir cümleyle bitirelim :)

başörtü takan kızlar zamanında okuyamadığı için şu an beyinlerini de kullanmakta güçlük çekiyorlar benim tek derdim herkesin eğitim hakkına sahip olması gerektiği ki, bu insanları seçerken iki kez düşünsünler. bi arkadaş önyargıları yıkmaktan bahsetmiş kendini örnek göstererek bu iş pazardan domates almaya benzemez güzelim bu ülkenin yüzde sekseni (sallıyorum belki daha fazlası) baba zoruyla kapanmıştır. anneler ve çocukları eğitim hakkı verilmeseydi (ki yine tam olarak verilmiş sayılmaz) bu adamlara muhtaç yaşayıp beyinleri de örtülü bi toplum yetişmeye devam edicekti. o yüzden bırakında okusunlar bu insanlar.

Bana göre şu toplumdaki en gereksiz kesimmdir kapalılar. Erkek üstünlüğü olan bir dinin buyruklarını yerine getirmek için özgürlük adını kullanıp toplumda kargaşaya sebep olurlar, modernleşmeyi yavaşlatırlar. Bu kürtaj meselesinde onlardan tepki beklemek kadar ironik bir şey olamaz zira onlar eğitim kurumları ve kendileri üzerinden siyaset yapılmasına izin verdiler. Son olarak belirtmek istediğim şey üniversitelere bana göre ne yeşil parka ne hilal bıyık nede türbanla girilmeli orası eğitim öğretim yeri ne olduğunu göstermek etiket etmek istiyorsan başka kapıya.

Bana göre şu toplumdaki en gereksiz kesimmdir kapalılar. Erkek üstünlüğü olan bir dinin buyruklarını yerine getirmek için özgürlük adını kullanıp toplumda kargaşaya sebep olurlar, modernleşmeyi yavaşlatırlar. Bu kürtaj meselesinde onlardan tepki beklemek kadar ironik bir şey olamaz zira onlar eğitim kurumları ve kendileri üzerinden siyaset yapılmasına izin verdiler. Son olarak belirtmek istediğim şey üniversitelere bana göre ne yeşil parka ne hilal bıyık nede türbanla girilmeli orası eğitim öğretim yeri ne olduğunu göstermek etiket etmek istiyorsan başka kapıya.

insanmışım bee !!.... Kendimi buldum vay a.q. ya bende kendimi elyın sanıyordum....

oh nihayet birileri anlamış!

o "kadın da insandır"a öldüm zaten.

aynı isildemek hikayesini ben de yaşadım sınıfımda.. kız arkadaşlarımız sınav olacakken hocamız gelip açın kullaklarınızı göreceğim, kullaklık takmadığınızı nerden bileyim dedi, bir başka hocamız hadi açın açın gözümü kapattım bakmıyorum diye gülüverdi, erkekti bu hoca tabi.. ben utandım ınların yerine.. orada mecburiyetten ses çıkaramıyorduk ama şimdi kürtaj meselesinde ne oldu kadının gücü şaşırttı beni.. kanunun çıkmayacak olması sevindirdi hepimizi.. devlet neylerse güzel eyler anlayışından uyanmaya başladı türk kadını artık..

başörtülüyüm ve bu yasağa karşı çıkmıyorum. bu yorumu da sırf senin için, diğerleri gibi yapmayıp okuyacağını ve anlamaya çalışacağını bildiğim için yazıyorum.

sen kürtajdan "devletin kadının yatak odasına karışması"nı anlamışsın belli ki ama ben onu anlamıyorum. ben karısını ağlaya ağlaya, zorlaya zorlaya kürtaja gönderen adamların yaptığı cinayeti anlıyorum. kürtaj deyince benim aklıma kurban bayramı tatilinde birkaç günlüğüne şehirdışındaki akrabamıza gidince orda "rahatsızlanan" annem geliyor. biz sanmıştık ki annemin başı ağrıdı, babam onu doktora götürdü. sonra da geldi annem. yattı. başı demek ki çok ağrıyordu ki hiç hali kalmamıştı. öyle sanmıştık biz. ama öyle değilmiş. babam eve dönmeyi bile beklemeden, öğrenir öğrenmez, alelacele orada kürtaja götürmüş annemi. benim çok istediğim "kardeşim"i çöpe attırmaya götürmüş. o kardeşim geliyor benim aklıma. ve diğer kardeşim geliyor, yengemle annemin aynı dönemde bebek beklediğini duyduğumda beni heyecanlandıran, kuzenimle benim gibi iki kafadar olacaklarını düşündüğüm, adının ömer olmasını istediğim, onu sevmeyi hayal ettiğim, beşiğini nereye koyacağımızı düşündüğüm ama sonu diğer kardeşime benzeyen kardeşim. o geliyor aklıma işte, unutamıyorum ben onları çünkü. ve ben onların ablasıydım, anneleri unutabiliyor mudur sence? o kadınlar ömür boyu bunun suçluluğunu duyuyor biliyor musun? sen hiç evladını öldüren bir anne oldun mu? ben de olmadım. ama anlayabiliyorum, çünkü insanım. sen de anlayabilirsin bunu, sen de çok güzel bir insansın. bu yüzden kürtajı kadının hakkı olarak göremiyorum. çünkü kendi isteğiyle kürtaja gidebilecek bir kadının varlığına inanmak istemiyorum. varsa da evladını sokağa atan, üvey baba işkencesine maruz bırakan, koruyup kollamayan anne bozuntularıyla bir tutuyorum ve onların bu yaptıklarına nasıl lanet ediyorsam o kürtaja da öyle lanet ediyorum.

"peki bunlar yasaklanmasını mı gerektirir" dersen de sevgili hbba, yasaklanması yukarıda anlattıklarımı engeller miydi? evet bir yolunu bulup yapanlar gene yapardı ama büyük bir kısmını engellerdi. çocuk istemeyenler için de zaten yapmama yolları var, onlar kullanılırdı, illa çocuk yapıp da öldürmek şart değil. ha, tecavüz gibi olaylar için tabi ki bir çözüm bulunmalıydı, kimse tecavüzcüsünden çocuk doğurmaya zorlayamaz bi kadını, elbette! ama nolur kürtaj hakkını savunmadı diye insanlara "demek ki böyleymişsiniz..." deme. sen bari deme bunu.

(adsız yorum için özür dilerim. öyle gerekti.)

Blogunuz çok güzel.Perde Aksesuarlari olarak tüm paylaşımlarınız adına teşekkür ederiz.

Eski yazılardan birinin altına biri bir yorum yapmış: "Yorum yazmadan önce sizden önce yazılanları okuyunca herkese ayrı ayrı cevap vermek istiyorsunuz, sonra sizin yazacaklarınız güme gidiyor" diye. Şimdi başıma geldi aynı şey. Okuduktan sonra "evire çevire" cevap vermek istediğim çok yorum oldu ama onlardan vazgeçtim. Benden iki önce yazan kadın arkadaşa söylemek istediğim bir iki şey var. Özellikle ona söylemek istememin sebebi de hemcinsim olması. Okuması umuduyla..

Sevgili "Adsız", yorumunu ben de okudum üşenmeden. Babanın yaptığı şey bir erkeğin "egemenliğini" kullanarak kadına zorla bir şeyler yaptırması durumuydu doğru. Fakat sence devletin "egemenliği" bu erkek egemenliğinden çok mu farklı? Kaynağı aynı iki durum var karşımızda. Birincide baban kişisel egemenliğini kullanarak karısının bedeni üzerinde; ikincisinde ise devlet "yasama gücü" adını verdiği egemenliğini kullanarak kadınların bedeni üzerinde hak iddia ediyor. Kürtaj "yapılması" üzerinden değil, "yapılmaması" üzerinden konuşulması gereken bir konudur doğru. Bunu dindar bir kimse olarak değil, bir ateist olarak vicdani kanaatlerim doğrultusunda söylüyorum. Ancak nasıl insanlar aile planlamasına ya da "3 çocuk yapmaya" yasalar yoluyla zorlanamazlarsa, yani bu ne kadar mantıksızsa kürtajı yasaklamak da o derece mantıksızdır. Sen de çok iyi bilirsin ki bir kadın asla güle oynaya kürtaja gitmez. Benim annem de kürtaj yaptırdı fakat cani ya da katil olduğundan değil, maddi ve manevi durumu bir çocuğu daha yetiştirmeye yetmeyeceğinden. Devlet kürtajı yasaklamak yerine vatandaşlarını o çocuğa da bakmaya yetecek gelir seviyesine ulaştırmaya çalışsa daha iyi olmaz mı? Yahut tecavüzü ortadan kaldırmaya çalışsa? Bunun için de erkek egemenliğini hayatın her yerinden silecek çalışmalar yapsa, en başta da kendi kullandığı erkek egemen dili değiştirse? Peki sence bütün bunlar "Tecavüze uğrayan kadın doğursun, devlet o çocuğa bakar" diyen bir bakanın olduğu hükümette mümkün müdür? Bu insanların yapacağı en iyi niyetli yasa bu zihniyetle bir kadın ve bir toplum için felaket anlamına gelmez mi?

Biraz uzun yazdım sanırım, aslında yazacak çok da şey var daha ama, bu kadarıyla kendimi anlatabilmiş olmayı umuyorum.

başarılı bir paylaşım KİŞİSEL BLOGGUM

Tebrikler!

bence insanlar ilk başta birbirlerine nefretle bakmamayı becerebilseler asıl o zaman beyinlerinde yeni perde açılacak. BKNZ: ''wimparella'' nickli arkadas ne demiş.''başörtü takan kızlar zamanında okuyamadığı için şu an beyinlerini de kullanmakta güçlük çekiyorlar coğuda abi baba zoruyla kapanıyor'' demiş.
başı kapalıyım, ama hepsinden de önce fikri ve zihni olan düşünme yetisi bulunan biriyim.bazı yapılan yorumlarda sırf nefretini kusacak diye başörtüyü dine babaya abiye laikliğe götüren karşındakini önce insan olarak değil başörtülü bunlar,toplumu geri götüren doğruyu yanlışı ayırtedemeyen, beynini kullanmakta zorluk çekiyorlar diyen cahil insanlara sözüm..

aklını kullanan insanlara ihtiyacımız var toplumca.başörtü ve dine nefret duyan insanların aynı zihniyetleri aynı bakış açıları neden hiç değişmiyor? at gözlüklerini çıkarıp bi dünyaya çevreye baksınlar. ben başörtülüyüm ama ne çıkarlarım doğrultusunda bu hükümete yandaş olurum nede sırf gıcıklık olsun diye doğruya muhalefet ederim. aklım fikirlerim neyi destekliyorsa önce onu yaparım.

kürtaja toplum olarak karşı değilim. olayın daha cok sosyolojik yonuyla ılgılenıyorum. olayın dini boyutundan cok, tecavüze uğrayan doğursun bız bakarız sözü toplum oalrak böyle bir ideoloji içinde olmamız daha vahim geliyor. kimse kimsenin ne hayatına ne başörtüsüne nede kendı yetiştireceği evlatla ilgili hüküm vermemeli. bu tamamen bireysel bir karar olamlı zannımca. diğer yönden olayın zaten dini boyutunu düşünen birisi kürtaj yaptırmaz bir cana kıymanın cinayet olacağını bilir. ama inanmayan birisinide tutup bu günahtır, cinayettir demen cokda enterese etmez...

I all the time emailed this webpage post page to all my contacts,
since if like to read it afterward my contacts will too.


Feel free to surf to my site property

It's truly very difficult in this full of activity life to listen news on TV, therefore I simply use web for that purpose, and get the most up-to-date information.

Feel free to surf to my blog post :: on this site

Great items from you, man. I have take into account your stuff prior to and you're just too excellent. I actually like what you've got right here, certainly like what you are
saying and the way in which during which you assert it.
You make it entertaining and you still care for to keep it wise.
I can not wait to learn far more from you. That is actually a terrific web site.


my blog ... fat loss factor cleanse

Hi to every body, it's my first pay a visit of this weblog; this website consists of awesome and truly excellent information in favor of readers.

Feel free to surf to my blog :: look what I found

Çıplaklık özgürlükse hayvanlar en özgürü Dünya'nın.

Çıplaklık özgürlükse hayvanlar en özgürü Dünya'nın.